MAHMUTBEY CAMİİ, KASABA KÖYÜ, KASTAMONU

Kastamonu’ya defalarca gitmiş olmama rağmen, Mahmutbey camii’nden haberim olmamıştı. Ankara Üniversitesi Kültür Gezginleri olarak 10 Ekim’de Mahmutbey camii’ni görmem mümkün oldu. Kastamonu-Daday yolunun 15. km. sinde sağa ayrılan yolda, Kasaba köyünde bulunuyor.

MAHMUTBEY CAMİİ

Anadolu’da Carullah bin Süleyman, Eşrefoğulları, Sivrihisar Ulucami gibi çok sayıdaki ahşap camiler arasında, özel bir yeri var, Mahmutbey camii’nin. Candaroğulları beyi Emir Adil beyin oğlu Emir Mahmut bey tarafından 1366 yılında yaptırılmış.

Kareye yakın dikdörtgen planlı olan Mahmutbey camii, dört duvarı moloz taşların örülmesi ile oluşturulmuş. Mihrabın olduğu duvar ile caminin giriş tarafındaki (son cemaat mahalli) duvar alçı ile kaplanmış. Yan duvarlardaki taş örme, açıkça görülmektedir. Caminin kırma çatısı, hiç bir metal çivi ve benzeri malzeme kullanılmadan ahşap bindirme tekniği ile yapılmış. Dört ahşap direk çatıyı destekliyor. İçeriden bakıldığında birbirine bindirilen kirişler görülüyor. Her birisi kök boyası ile kalem işi boyanmış, çiçek ve geometrik desenlerle süslenmiş.

Mihraptan kapıya bakıldığında, üç katla birlikte dört mahfel oluşturulduğu görülüyor. Üç katın mahfel korkulukları da, iç içe geçmiş halkalar halinde geometrik şekilde yapılmış. Alçı kullanılarak yapılan mihrabın sağında ve solunda iki döner sütun, yapının statiğindeki bozulmayı haber veriyor. Rahat bir şekilde dönen sütunlar, 650 yıllık caminin statiğinin bozulmadığını gösteriyor. Mihrap, üç nefli ve kendinden süslü. Ahşaptan yapılmış minberin üzerinde işleme bulunmuyor.

Minaresi, binanın dışında ve son cemaat mahallinin sağına sonradan yerleştirilmiş. Ahşaptan olan minarenin şerefesi pencerelerle çevrelenmiş. Bu minarenin benzerleri, Kastamonu ve köylerinde de görülüyor. Camiinin kapısı ahşap oyma işçiliği şaheseri. Tekniği itibariyle, Ankaralı nakkaş Mahmut oğlu Abdullah tarafından yapıldığı tahmin ediliyor. Caminin orijinal kapısı çalındıktan sonra bulunmuş ve sergilenmek üzere, Kastamonu’da Liva Paşa konağı Etnoğrafya müzesine konulmuş. Kapı kanatlarının ortasında büyük daireler, bunların alt ve üstlerinde damla şeklindeki alanlarda süslemeler oyulmuş. Kanatların alt bölümünde dikdörtgen alan içi geometrik desenle doldurulmuş. Kanatların bordürlerinde stilize dal, yaprak gibi desenler oluşturulmuş. Kanatların üst bölümündeki dikdörtgenler içine ayetler yerleştirilmiş. Hemen altında, sağlı sollu, kapı çekme halkaları bulunuyor. Şimdiki kapı, ahşap oyma ustası Hikmet Değirmencioğlu tarafından orijinalinden kopyalanmış ve eskitilmiş.

CAMİNİ ORİJİNALİNDEN KOPYALANMIŞ VE ESKİTİLMİŞ KAPISI

Kapı üstünde, caminin yapımı ile ilgili bir mermer kitabe bulunuyor.

İbni Batutta, Seyahatnamesinin ”Anadolu’ya Açılış” başlıklı 32. bölümünde, Sultan Süleyman Badişah’ın (Bedreddin Şücaeddin Gazi Süleyman Bey) maiyetiyle birlikte saraya uzak üç katlı bir camide, Cuma namazını kıldığını anlatır. Anlatılanlar, Kastamonu’nun Kasaba köyündeki Mahmutbey camiini işaret etmektedir.

Ayak izlerimi bıraktığım yerlerden birisi de Mahmutbey camii. Cami ile ilgili fotoğraflarım, aşağıdaki Görseller bölümünde yer alıyor.

Esen kalın sevgili dostlar.

GÖRSELLER: https://photos.app.goo.gl/VNiXzrsawqwQVKy57

6 comments

  1. 14. yüzyılda yapılan söz konusu camideki zanaat, özellikle günümüzde yapılanlarla ş mukayese edildiğinde, daha da hayran bırakıyor insanı.

    Liked by 1 kişi

SILA ŞENLEN için bir cevap yazın Cevabı iptal et