Horma ve Valla kanyonları, Kastamonu ilinin Pınarbaşı ilçesi sınırları içinde yer alıyor. Bölge, Küre dağları Mili Parkı ilan edilmiş ve içinde bulunan bu iki kanyonun dışında, Milli Park’ta başka kanyonlar da var.

Ankara Üniversitesi Gezginleri grubu olarak, 11 Temmuz günü dört saatte (300 km.) ulaştık, Pınarbaşı ilçesine. Pınarbaşı Belediyesinden bir görevli karşıladı, rehberlik yapmak üzere. Horma kanyonu girişi, Pınarbaşı ilçesine 5 km. uzaklıkta. Girişte, Milli Park yönetimi ücret alıyor. Ancak, 65 yaş üstü vatandaşlara, giriş ücretsiz. Toplam uzunluğu 7 km. olan kanyonun 3 km. sinde, kanyon duvarına asılı ahşap yürüme yolundan kanyonun içini görme imkânı var. Yol kimi zaman düz iken, bazen yokuş, bazen de merdiven basamaklarını tırmanmak gerekiyor. Yol, kanyon içinde bir duvardan öbür duvara köprüler üzerinden devam ediyor. Bazen kanyonun tepesi ve gökyüzü görülüyor. Bazen de bir kayanın altında eğilerek geçmek zorunda kalınıyor, başı çarpmamak için. Kanyonun derinliği 700-800 m. civarında. Yol, kanyonun tabanından yaklaşık 100-200 m. yukarıdan geçiyor. Tabanda Zarı çayı akıyor. Özellikle çaya yakın duvarlarda suyun yarattığı aşındırma ve oyma izleri görülüyor. Tabanda, yer yer dev taş kazanlara da rastlanıyor. Pınarbaşı’ndan bir grup esnafın oluşturduğu kanyoning ekibi, kanyon tabanı içinde geçiş yapıyorlardı, özel kıyafetler içinde. Kanyon sonunda, yol ikiye ayrılıyor. Sol tarafta 300 m. uzaklıkta Ilıca şelalesi, sağ tarafta da 40 m. sonra Ilıca köyü. Ilıca şelalesi önündeki havuza 10 m. yükseklikten dökülüyor. Kanyon içindeki 3 km. lik bir yürüyüşten sonra, Ilıca şelalesinde serinlemek iyi geldi. Benim gibi suya girenler de vardı.

• 

• 

Aracımız, Valla kanyonuna gitmek için bizi köyde bekliyordu. Köydeki kahvelerde biraz soluklandıktan sonra 22 km. uzaklıktaki Valla kanyonuna hareket ettik.

Valla kanyonu; 7 km. uzunluğunda ve 800 ile 1100 m. arasında değişen bir derinliğe sahip. Tabanından Devrekâni çayı akıyor. Dar kanyon tabanında yürümek neredeyse imkânsız. Çoğunlukla su içinde geçiyor ve bu nedenle de özel kıyafet ve donanım gerekiyor. Devrekâni çayı kanyon tabanında yer yer sifon yapıyor. Yani, su yeraltına giriyor ve ileride bir yerlerden çıkıyor. Sifon yerleri de yıldan yıla değişiklik gösterebiliyor. Kanyonun özelliklerini bilmeden ve donanımsız bir şekilde geçmeye çalışanlardan ölenler ve kaybolanlar olmuş. Valla kanyonunun ortalarında bir yerde Muratbaşı köyünün bir mahallesinin içinden, yine bilet alarak üç katlı seyir terasına çıkılıyor. Seyir terasından kuzey ve güney yönlerinde, kanyonun büyüklüğü ve derinliği bütün ihtişamı ile görülüyor. Seyir terasında fotoğraf çekimleri yapıldıktan sonra, köy içindeki kır kahvelerinde soluklandık. Sonrasında, aynı yoldan Ankara’ya dönüş başladı.

• 

• 

Her zaman olduğu gibi, fotoğraflar aşağıda Görseller bölümünde. Bir sonraki yazıda buluşmak üzere esen kalın, dostlar.

GÖRSELLER: https://photos.app.goo.gl/XWYPyU1T7DCgm2989