A.Ü. Ziraat Fakültesi’nden sınıf arkadaşım Prof. Hasan Çelik’in daveti üzerine, 22 Ekim Pazar günü Tulumtaş köyündeki evine gitmiştim. Tulumtaş mağarası evine çok yakındı. Haydi gidelim ve gezelim dedik. Tulumtaş mağarasının önündeki otoparkta buluştuk. Gölbaşı Belediyesince ziyarete açılmış mağaranın giriş ücreti 30 TL idi.

Jeolojik zaman içinde Ankara’nın kayaç oluşumu mağmatik. Özellikle Andezit, Granit püskürük kayalar buna örnek. Bu mağmatik yapı içinde, İncek ve Çayyolu bölgelerinde, karstik (kireçtaşı) formasyonlar bulunuyor. Jeolojik zaman cetvelinde Karbonifer ve Triyas dönemleri arasında Permiyen dönemine tarihlendiriliyor, bu formasyonlar. Bu da zamanınızdan 28 ilâ 25 milyon yıl önce oluşmuş anlamına geliyor. Daha sonra, zamanla sular, bu formasyon içinde kireç taşını eritmiş ve Tulumtaş mağarasını oluşturmuş.

Ankara Çevre Yolunun hemen kenarında, mağaranın da bulunduğu yer, Çevre Yolu inşaatı için taş ocağı olarak belirlenmiş. Taş ocağında, 1992 yılında, dinamit patlatılması ile ortaya çıkan mağaranın girişi, bu patlamalarla tahrip olmuş.

Giriş, sağda ve solda doğal oluşum görüntüsü verilen fil ayaklarıyla desteklenmiş. Mağaranın halen 549 m. si tespit edilmiş. Ziyaretçiler için, içine gidiş ve dönüş olarak 265 m. lik bir yol yapılmış. Mağarada oluşmuş çok sayıda sarkıt ve dikit bulunuyor. Tavandan yer yer damlayan sular, sarkıt ve dikit oluşumunun devam ettiğini gösteriyor.

Ankara’da turizm için de önemli bir doğal miras olan Tulumtaş mağarasının korunması gerekiyor. Mağara içinde sarkıt ve dikitlere dokunan, doğal oluşumu engelleyecek davranışta bulunan, bunlardan parça almaya çalışanlar var. Bu mirası korumak için, bir görevli eşliğinde küçük gruplar halinde ziyaret edilmelidir. Girişte, ziyaretçileri bilgilendirecek broşür vs. gibi malzemeler de bulundurulmalıdır.

Ankara’da mutlak görülmesi gereken doğal bir yapı. Ankara jeolojisini anlamak için önemli bir yer.

Bir başka yazımda buluşmak üzere, esen kalın sevgili dostlar.

GÖRSELLER: https://photos.app.goo.gl/Y8qdNhq4T3SzSuR59