Yunanistan gezimin Atina bölümünde, Yunan Parlamentosunun önünde Efzun askerlerinin nöbet değişimini izledikten sonra, Parlamento binasının önündeki Elefterios Venizelos bulvarında, kuzeybatı yönünde ilerledim. Sağ kolda, bir kilise binası olarak tahmin ettiğim Atina Halk Göz hastanesini geçince, Atina Akademi binası çıktı, karşıma.
Atina Bilimler Akademisi binası, Yunan mimari tarzında, 1926 yılında yapılmış. Aslında, Atina Üniversitesi’nin bir parçası ve yüksek araştırma enstitüsü. Platon Akademisinin devamı olarak kabul ediliyor.
Günümüzden 2400 yıl kadar önce, tombul ve pasaklı bir adam, pek de yıkanmazmış. Yani iticiymiş, pek de sevilmezmiş. Ancak, müthiş bir zihne ve zekâya sahip olması nedeniyle sevenleri de varmış. Adı Sokrates’miş (Sokrat). Toplum içinde sürekli sorular sorarmış, aldığı cevaplara karşı verdiği örneklerle de insanların kafasını karıştırırmış. Atina’da zengin aileler, çocuklarını hitabet sanatını öğrenmeleri için sofistlere gönderirler ve bunun için yüksek ücretler öderlermiş. Sokrates ise, hiç bir şey bilmediğini söyleyerek ücret almazmış. İnsanlarla soru-cevap şeklindeki diyaloglarını yazmamış, ona göre, konuşmak yazmaktan daha iyidir. Sokrates’in en iyi öğrencisi Platon, Sokrates’in insanlarla olan diyaloglarını yazarak, Sokrates’in düşüncelerinin zamanımıza ulaşmasını sağladı. Ancak, Sokrates’i kaynak olarak gösterdiği diyalogların, Platon’a ait olduğu görüşü de yaygındır. Sokrates ve Platon, felsefe’nin (philosophy) temel taşları olan filozoflar. Felsefe ile uğraşanlara filozof (philosoph) deniyor. Bu bileşik kelime, philo ve sophia kelimelerden oluşuyor. Anlamı, ”bilgelik ya da bilgi sevgisi”. Platon, hocası Sokrates’in diyaloglarının yanı sıra, Devlet ve Devlet Adamı adlı eserlerinde, devletle ilgili düşüncelerini de ortaya koymuştur. O, insanla devleti birbirine benzeterek; akıl, irade ve istekler olarak üçe ayırmış. Yöneticiler aklı, askerler ve devleti koruması gereken kişiler iradeyi, meslek sahipleri ve halk ta istekleri temsil etmektedir. Ona göre; bu üç grup, birbirleriyle çatışmaya girmeden, ilişkilerini sağlıklı bir şekilde sürdürürse, ”ideal devlet” meydana gelecektir. Bilim, sanat, edebiyat, erdem, ahlâk, adalet, politika, estetik, aşk, eğitim ve metafizik gibi konulardaki görüşleriyle çağları etkilemiş olan Platon, Atina’da Akademia bölgesinde, M.Ö. 387 yılında kurduğu okul olan akademide (Akademos) öğrenci yetiştirmiş. 17 yaşında öğrencisi olan Aristoteles (Aristo), öğretmeni Platon’un düşüncelerinin açık noktalarını eleştirerek felsefenin gelişmesini sağlamış. Platon’un ölümünden sonra, akademiden ayrılan Aristoteles, Atina’nın Lykeion bölgesinde Lyceum (lise) adıyla okul açmış. Aristotelesin öğretmenlik yaptığı mekânlardan birisi olan Sakız adasındaki Daskalopetra’yı (öğretmen taşı) görmüştüm. Bu taşa oturan Aristoteles, çevresine oturan öğrencilerine ders veriyormuş. Bir açık hava okulu.

Tekrar Bilimler Akademisine dönecek olursak; Platon’un kurduğu akademinin yerinde,1926 yılında yapılmış modern akademi binası yükseliyor. Aslında bir kompleks: Ulusal kütüphane, Atina üniversitesi ve Akademi binası; Akropol’deki Erekhtheion’dan ilham alan Danimarkalı mimar Theophil Hansen tarafından,1859 yılında planlanmış. Antik İyon çizgileri (iyon tarzı sütunlar) taşıyan bir mimari tasarım. Heykeller, heykeltraş Leonidas Drosis’e aitmiş. Akademinin önündeki yeşil alanı geçtikten sonra, sağda Sokrates, solda Platon’un heykellerinin arasından, 15 basamaklı bir merdivenle, binanın bulunduğu düzlüğe çıkılıyor. Filozofların heykellerini hizalayan, önde altı arkada altı adet yivli sütundan oluşan, bir portaldan içeri giriliyor. Sütun başlıkları İyon düzeninde. Volüt denilen, koç başına benzeyen kıvrımların arasında zarif bezemeler görülüyor. Sütunların kaideleri de klasik iyon düzenindedir. Bu sütunların devamı, ana binaya arkadlarla (pasaj) eklenmiş yan bina duvarları içinde de görülüyor. Portalın tavanındaki bezemeler ve işçilik, olağanüstü güzel. Ana bina ve filozof heykelleri arasında sağda ve solda birer tane daha iyon düzeninde sütun var. Sağdaki sütunun üzerinde lyre (lir) çalan Apollon heykeli, soldaki sütunun üzerinde de, Atina’ya adını veren ve Athena’nın savaşçı kimliğini ön plana çıkaran, elinde mızrak ve kalkan olan, Athena Promachos heykeli yer alıyor.
Apollon; ışığın, biliciliğin (kehanet), müziğin, sanatın, şiirin tanrısı. Zeus ile Leto’nun oğlu, Artemis’in ikiz kardeşi. Batı Anadolu kökenli bir tanrı.
Athena; savaş, akıl, bilgelik, bilim ve sanat tanrıçası. Zeus’un başından doğmuş. Apollon’un da kardeşi. Atina kentine ad verme onuruna sahip ve Atina’nın koruyucusu. Simgesi de baykuş.
Portalın önündeki alana, portalda kullanılan iyon düzenindeki sütunlarla uyumlu, üzerinde lambalar bulunan iyon düzenli kısa aydınlatma direkleri yerleştirilmiş. Bunların kaidelerinin altına kübik bir kaide daha konulmuş. Kaidenin her bir köşesine Athena’nın simgesi olan baykuş ve yüzüne de zeytin dalı yerleştirilmiş. Zeytin dalı da, kente ad verme onuru yarışmasında, Athena’nın kent halkına zeytin fidanı hediye ederek, bu onuru kazandığına, gönderme yapılmış.

Bilimler Akademisi binası, beşik çatılı. Portalın üzerindeki üçgen alınlıkta frizler var. Alınlığın tam ortasında elinde asası ile Zeus ve solda Athena yer alıyor. Yan binalarda ön ve arka olmak üzere sekiz alınlık var. Sadece sol tarafta içe bakan alınlığı fotoğrafladım. Bu alınlıkta da, elinde baykuşlu asası ile Athena oturuyor. Ayağının dibine de, bir zeytin fidanı yerleştirilmiş. Bu alınlığın üstünde ve köşelerde, Athena’nın simgesi olan baykuş şeklindeki akroterler göze çarpıyor. Diğer alınlıkları fotoğraflamadım.

Portaldan, içerideki büyük toplantı salonuna (Assembly Hall) giriliyor. Salonda, oturma sıraları U şeklinde yerleştirilmiş. Oturumu yönetenin kürsüsü, iki aydınlatma direğinin arasında ve tüm salona hakim olacak şekilde bulunuyor. Sıra başları, birer sfenksle kapatılmış. Salonun duvarlarında, Duvarlardaki toplam sekiz tabloda bilgeliğin ve ışığın insanlığa verilmesini betimleyen mitolojik öyküler anlatılıyor. Salona giriş kapılarının iki tarafında iyon düzeninde sütunlar yer almış. Salonun giriş ve çıkış kapılarının yanlarına heykeller ve büstler yerleştirilmiş. Bir heykelin kaidesine şu sözler işlenmiş: Servare İntaminatum. Yasalara, kurallara uy anlamında lekesiz kal, demekmiş. Yaşamımızın merkezinde olması gereken önemli bir tümce.


Sevgili dostlar, bir başka yazıda buluşmak üzere, esen kalın.
GÖRSELLER: https://photos.app.goo.gl/UWixrPi4xtWWV9ZD9




Socrates mutlaka evlenin, karınız iyi çıkarsa mutlu kötü çıkarsa filozof olursunuz demiştir.
BeğenLiked by 2 people
Danyal Bey , çok güzel bir sunum.
Severek okudum.
Elinize , objektifinize , kaleminize sağlık.
Adeta bu güzellikleri yaşadım.
Teşekkür ediyorum.
BeğenBeğen
Teşekkür ederim, Işık Hanım
BeğenBeğen
Sfenks fotoğrafı Harika
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Danyal Aşık aydınlatma gezilerin oldukça bilgilendirici olduğundan yararlı oluyor, teşekkürler. Sokrates ve Platon’un temsilcileri olduğu akademiye “Bilimler Akademisi” adını vermenin doğru olmadığını düşünüyorum. Bilim (science), doğrudan bizim fen bilimleri dediğimizin karşılığıdır. Sokrates ve Platon’daysa ne fen ne de doğa bilimleri vardır; Atina’nın en gerici dinci felsefi akımın temsilcisiydiler (Sadık Usta, Platon’u ‘Aydın’ Olarak Görebilir miyiz? Ekim 13, 2019, https://sadikusta.com.tr/platon-aydin-mi/). Bu yüzden Atinalı düşünürler, kendilerine, Helence’de hikmet sever anlamına gelen “filozofos” derlerdi (Halikarnas Balıkçısı, Anadolu’nun Sesi, sf. 59). Fen ve doğa bilimleriyse, Sokrates’ten (MÖ 469-399) yaklaşık 150 yıl önce Tales (MÖ 624-546) ile Batı Anadolu’da başlamıştı. Doğa olaylarını gözlemleyerek fen bilimlerini oluşturduklarından kendilerine doğa bilgini anlamına gelen “fusiologos” derlerdi.
BeğenLiked by 1 kişi
Sevgili Ali Vedat Bey, yazının başlığını ben seçmedim. Burası Atina Üniversitesi’nin Atina Bilimler Akademisi adlı binası. Önceleri bu alanda Platon ders veriyormuş. Binanın önündeki merdivenlere Platon ve Sokrates heykelleri yerleştirilmiş. İçerideki toplantı salonu, bilimsel toplantılar için kullanılıyor. Selamlar.
BeğenBeğen