GORDİON-YASSIHÖYÜK

Friglerin yaşamış olduğu Frigya denilen bölge; Anadolu’nun batısında Ankara’dan Denizli’ye kadar uzanan ve Eskişehir, Afyon ve Kütahya illerini de kapsayan alan olarak tanımlanmaktadır. Anadolu’ya Avrupa tarafından geldikleri, ama bunun bir ani istila şeklinde mi, yoksa zaman içinde yavaş yavaş mı olduğu bilinmemektedir. Galatlar da Frigler gibi batıdan gelmişler. O tarihte, Anadolu çok önemli bir yermiş ki bu insanları çekmiş. Daha önce, Eskişehir’in Han ilçesi sınırları içinde bulunan Yazılıkaya olarak da adlandırılan Midas kentini gezmiş, bu konudaki yazımı ve fotoğraflarımı paylaşmıştım. Midas kentinin dışında, Frig ülkesinin ikinci başkenti Gordion, bu yazımın konusu.

Gordion’a iki ayrı yoldan gidiliyor. Birincisi, Polatlı’dan sonra Sakarya ırmağını geçer geçmez sağa (kuzey)  dönülüyor ve 12 km. sonra Kral Midas’ın mezarı bulunan Yassıhöyük köyüne ulaşılıyor. Yolun solunda Kral Midas’ın mezarı bulunan tümülüs ve sağında da Gordion Müzesi. İkincisi, Polatlı içinde kavşaktan sağa dönülüp kuzeye doğru yönelindiğinde, yine  Kral Midas tümülüsü ve Gordion Müzesine ulaşılıyor. Tümülüs, mezar hazırlandıktan sonra üzeri toprakla kapatılarak oluşturulan tepeye verilen ad ve bölgede 100  adetin üzerinde tümülüs var. Açılıp içine girilen tek tümülüs de Kral Midas’ın mezarı. 300 m. çapında ve 55 m. yüksekliğinde. Tümülüsün kalbinde bulunan mezar odasına, iki kişinin ancak yan yana geçebileceği, sonradan açılan 50 m. lik bir tünelden ulaşılabiliyor. Mezar odası kireç taşları bloklarından oluşan 80 cm. kalınlığında bir duvarla çevrelenmiş. Oda kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen ve iç ölçüleri 5.15X 6.20 m.. Bu odanın içinde ardıç ağaçlarından yapılmış asıl mezar odası bulunmaktadır. Mezar odasının yapımında kullanılmış olan dayanıklı bu taş ve ahşap malzemeler yörede bulunmamakta olup, oldukça uzak bölgelerden getirilmiş. Mezarda 159 cm. boyunda, 60 yaşında olduğu tahmin edilen bir erkek iskeleti bulunmuş. Mezar odasında bulunan değerli eşyalardan, mezarın Kral Midas’a ait olduğu sanılmış. Kral Midas’la ilgili mitolojik öyküleri (Eşek kulaklı Midas ve her tuttuğunu altın yapan Midas), Blog sitemin ”Yazılıkaya” başlıklı yazımda anlatmıştım. Cornell Üniversitesi arkeologları; Asur metinlerine göre, Kral Midas’ın M.Ö. 718 yılında kral olduğu, yeni yaş tayini yöntemlerine göre yapılan çalışmalarda bu mezarın Kral Midas’tan 22 yıl öncesine ait bir mezar olduğunu söylemektedirler. Sonuç olarak, mezarın Kral Midas’ın babası ya da büyükbabasına ait olduğu tahmin edilmektedir. Gerek mezarda, gerekse Gordion kentinde bulunan antik eşya ve objeler; tümülüsün hemen karşısında bulunan Gordion Müzesi ile Ankara Eski Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenmektedir.

 DSC08492

Gordion; Batı Anadolu’yu İç Anadolu üzerinden doğudaki Pers İmparatorluğu topraklarına bağlayan Kral Yolu olarak da adlandırılan İlk Çağ yolunun üzerinde bulunmaktadır. Yolun bir ucu Efes kenti diğer ucu da Persepolis. Gordion’da  18 yerleşim tabakası bulunmuş. En eski tabaka M.Ö. 3000 yılları sonu. Bu tabakalardan son (en üstteki) 4 ü Friglere ait eşyaların bulunduğu tabakalar ve M.Ö. 800 yılına tarihleniyor. Öncekiler, karanlık çağ olarak belirtilen döneme ait. Sakarya ırmağının kenarında yer alan bu yerleşim yeri ırmağın taşması sonucunda sular altında kaldıkça, eskiyi kurtarmak yerine eskinin üzerine yenisi kurulmuş. Böylece, oluşan 18 tabaka ile Gordion höyüğü meydana gelmiş. Gordion (Kenti) Höyüğü, Kral Midas tümülüsünün doğusunda ve tümülüs ile Sakarya ırmağı arasında yükselmektedir.

DSC08372

DSC08381

Gordion kenti; kralın, saray halkının, devlet yöneticilerinin ve kamu personelinin yaşadığı yer. Kentin etrafı surlarla çevrili. Halkın büyük kısmı surların dışında yaşıyormuş. Savaş döneminde de, surların içine çekiliyormuş. Halen kazının sürdürüldüğü kent, 350X500m2 lik bir alana yayılmış. Gordion’un kazıları A.B.D. nin Pensilvanya Üniversitesi’nce yürütülüyor. Sur içinde bir duvarla bölünmüş Megaron alan, bu alana doğu duvarından bakan teras binalar, bunların altında üretim binaları ve depolar. Üretim binalarında buğday öğütülüyor ve büyük metal iğnelerle kumaş dokunuyor. Bu alanın kuzeyinde oldukça kalın surların olduğu bölümünde kuzey kapısı bulunuyor.

Gordion’la ilgili bir öykü anlatılır. Makedon Kral Büyük İskender (Great Aleksander) doğu seferine çıktığında, ilk kışı Gordion’da geçirir. Bu arada, efsane Kral Midas’ın arabasının okundaki kızılcık ağacının iç kabuğundan yapılmış, kayıştan düğümün hikayesini öğrenmiştir. Gordion düğümünü çözen, dünyaya (ya da Asya’ya) hakim olacaktır. Büyük İskender, arabayı görmek ister. Arabanın başına ulaştığında, düğümün çok sıkı olduğunu ve düğümün ucunun görünmediğini görür. Düğümün çözülemeyeceğini anlayınca, kılıcını çeker ve düğümü keser. Böylece, düğümü çözdüğünü söyler. İnsanlar, bu hikaye ile Büyük İskender’in Asya seferi başarısı arasında ilişki kurarlar.

Geniş bir coğrafyada 3000 yıl önce yaşamış Friglerin, o dönemdeki yaşantılarını, sanat ve kültürlerini yansıtan eşyalar çok etkileyici. Mutlak görülmeli.

GÖRSELLER:https://photos.google.com/share/AF1QipNmEJbJeo82SIdaRFIcWuSWYpcy4oHzasQa6-eaWaNdO1zqeL-eDdj_rv-V-r4YtA?key=VzZoWFpraVUtUVhrOTBjMUV0QjEyVC1SZXE0eExR

One comment

Yorum bırakın